Hikayeleri vardır kentlerin, şehirlerin / Mehmet Kocair “Sokak” Yazıları…

Yayınlama: 26.03.2025
254
A+
A-

Yaşanmış, paylaşılmış, hatırlanmaya değer hikayeleri,

Turgutreis_Kampus_şubat-2025_Erken Kayit
Bodrum-25-26-Kampusumuze-Bekliyoruz-bahçeşehir
vodafon_içkale_19_şubat_2024
bodrum-sokak-haber-youtube-abone
previous arrow
next arrow

sonra zaman akar, zaman geçer,

hatıralar anılar unutulsa da parça parça hafızalarda,

bu hikayeler, “Masal” olur bazen asırlar boyu,

anlatılmaya değer,

ders alınmaya kıymet…

Bu da bir şiirin adı “Hikaye”,

modern şiirimizin usta şairi, Cahit Külebi (1917-1997) yazmış…

Aşkın, sevginin, pişmanlığın, kırgınlığın ve gönül almanın,

bu kadar güzel anlatıldığı bir şiir, az bulunur Türk edebiyatında…

Benim doğduğum köylerde

Kuzey rüzgârları eserdi,

ve bu yüzden dudaklarım çatlaktır,

Öp biraz!

Sen Türkiye gibi aydınlık ve güzelsin!

Benim doğduğum köyler de güzeldi,

Sen de anlat doğduğun yerleri,

Anlat biraz!

Anlat biraz!

….,

anlatmalı herkes, anlatmalı biraz,

doğduğu köyleri, doğduğu şehirleri,

yaşadığı mahalleleri, sokakları, meydanları…

Doğduğu ve büyüdüğü şehirleri,

“Düğüne ZEKİ MÜREN gelecek dediler”

Çocuktum… İlkokuldayım yani.

Kumbahçe Mahallesi Tarla Sokakta, Mana’ya (dağlardan gelen suyun aktığı çeşme) doğru küçük bir boşluk var.

Çocuk parkı şu an orası. İşte orada bir Bodrum düğünü yapılıyor…

Nur’larda uyusun sevgili annemin dikiş diktiği ve ev ekonomimize katkı koyduğu yıllar, gelinlik bile dikiyor, o derece yani..

Yanında genç kızlar, onlara da bu mesleği öğretirdi..  

Bodrum’da okul mu var o yıllarda?

Sonradan açıldı Kız Meslek Lisesi.

Kumbahçe Mahallesi sakinleri daha çok balıkçılık ve süngercilik ile uğraşırlardı o yıllarda,

ve bu gün;

Bodrum’da turizm var diyorsak eğer, inanın ilk başlatanlar da bu mahallenin naif insanlarıdır, evlerinin kapılarını açtılar, yemeklerini paylaştılar, hayatlarına misafir ettiler gelenleri, ev pansiyonculuğu ilk burada başladı yani, sonrada oteller, tesisler derken geldik bu günlere.

O eski günlerde çoğunluk, kadınların entarilerini, giysilerini, çocukların okul önlüklerini, bayramlıklarını hep annem dikerdi…

Belki o günkü düğünün gelinliğini de rahmetli anneciğim dikip giydirmişti…

Zaten o günün Bodrum’unda kaç kadın terzi vardı ki?

Para da geçmezdi pek alışverişlerde..

Dikilen giysilerin karşılığı olarak evimiz balıkla dolardı.

Peygamber balığı, sokkan (iskorpit) balığı, hanoz balığı hatırladıklarım..,

Her biri de, “pabuç gibi” denir ya hani, kocaman yani…            

O deli sarpalar, ara da bul şimdi…

Hepsi vitrin balığı oldu gösterişli sofralarda.

Lafı nereye getirdik yahu? 

Mahalle düğünündeydik evet…

Bir ara düğüne Zeki Müren gelecek dediler!

İnanabiliyor musunuz?

Adam daha o yıllarda bile Bodrum’a gelmiş ve halkın arasında ve gerçekten düğünde, mahallenin başı fıtalı kadınları, aydınlık yüzlü kızları, saçlarında Balıkçı’nin mimozaları ile, nasıl sarılıp öpüyorlar onu, geleceğin Bodrum Paşasını…

Paşa, onların çocukluktan dostları sanki..

Genç kızlar, delikanlılar ile arkadaş ve sanki bizden biri…

Kırk yıllık Bodrumlu gibi..

Böyle işte, daha konuşsak sabahı buluruz,

Değişen Bodrum’a da dokunmuş olduk böylece biraz…

Lafın kısası dostlar, öyle kolay sanatçı olunmuyor hani…

Halkın gönlünde ve yüreğinde!

Devrimci bir sanatçı…

Emeği ile,

Alın teri ile,

Sanatın gücü ile,

Hayatın boyunca biriktirdiğin, topladığın, koruduğun ne varsa paylaşıyorsun, emanet bırakıyorsun, bağışlıyorsun sonsuza dek yaşasın diye…

Kime?

Eğitime, TEV’e (Türk Eğitim Vakfı)

Kime?

Ülkemizin varlığının güvencesine, TSK’ya (Mehmetçik Vakfı)

daha ne olsun?

Değerli Dostlar;

Laftan lafa, sözden söze atlıyor gibi olduk biraz,

ama, önemli bir kelime bu “Devrim”…

Devinmenin,

Değişmenin,

Gelişmenin,

Yücelmenin,

anahtarı sanki,

o yolda atılacak ilk adımın adı sanki…

Üniversite yıllarımızda;

Ankara’da ODTÜ’de,

Kurtuluş’ta, Tandoğan’da, Sıhhıye’de meydanlarda,

“Tek Yol Devrim” diye haykırırken sahip olduğumuz duygular,

ne kadar temizdi,

ne kadar saftı…

Hepsi;

Yaşadığımız bu güzel ülkenin tam bağımsızlığı için,

ve barış içinde,

ve kardeşçe yaşayan insanlarının,

sonsuza dek var olması için di…

ve bu gün;

Bu güzel ve bir o kadar da kutsal olduğuna inandığımız duyguların,

milyonlarca genç ve genç kalan,

ve genç düşünen,

Atatürk’ün ışığında yürüyen,

O’nun yolundan ayrılmayan,

Aklı ve Bilimi ve Bilgiyi emanet alan ve güvenle taşıyan,

Adaletin ve Özgürlüğün ve Hürriyetin teminatı,

güzel yurdum insanlarınca yaşatıldığını görmekten de,

bir o kadar mutlu oluyoruz,

ve umutlanıyoruz,

Gelecek Güzel Günler adına…

Mehmet KOCAİR

 

Bodrum-25-26-Kampusumuze-Bekliyoruz-bahçeşehir
Turgutreis_Kampus_şubat-2025_Erken Kayit
previous arrow
next arrow
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 1 Yorum
  1. Yılmaz Algül dedi ki:

    Kalemine sağlık. Tebriklerimi sunuyorum.